Kalbe zarar verebilen sorunlar

Kalbe zarar verebilen sorunlar

Paylaşın!

Kalp hastalıkları hala dünyada en fazla ölüme neden olan sağlık sorunudur. Bilinen risk faktörlerinin dışında ilgisiz görünen ancak kalbe zarar verebilen sorunlar da mevcuttur.

Kalp hastalıklarına genel bakış

Türkiye’de de koroner kalp hastalığı, ölüm nedenleri arasında ilk sırada yer alır. Ülkemizde her yıl 400 bin civarında yeni koroner kalp hastası ortaya çıkar. Koroner kalp hastalığı sorunu yaşayan her 100 kişiden 20- 30’u herhangi bir belirti olmadan ani ölümle karşılaşır. Kalp krizi bu insanların %40-50’sinde önceden hiç bir belirti vermeden ortaya çıkar. Koroner kalp hastası olanların ancak %30’u başına bir iş gelmeden önce bunu öğrenebilir.

Koroner kalp hastalığının oluşumunda genetik altyapının yanısıra hareketsiz yaşam, kötü diyet, sigara kullanımı, kolesterol ve/veya tansiyon yüksekliği, şeker hastalığı (diyabet) gibi faktörlerin önemi çok büyüktür. Ancak, bunun yanında, kimi tümüyle ilgisiz görünen hastalıklar ve sağlık sorunları da kalp hastalığı riskini arttırabilmektedir.

Kalbe zarar verebilen sorunlar nelerdir?

Tiroid hastalıkları

Tiroid bezinin fazla çalışması (hipertiroidi) da, az çalışması (hipotiroidi) da kalp hastalığı açısından riski arttırır. Hipertiroidi durumunda ritm bozuklukları, atrial fibrilasyon, hipertansiyon, kalp yetersizliği ve mevcut koroner kalp hastalığı komplikasyonlarında artış görülür. Hipotiroidide ise kalp fonksiyonlarında azalma, kalp yetersizliği, kolesterol artışı, homosistein artışı, diyabet eğiliminde artma ve enflamasyon (CRP) artışı görülür.

Subklinik hipertiroidi (TSH düzeylerinin çok düşük olmasına karşılık T3 ve T4 seviyelerinin normal olması) veya subklinik hipotiridi (belirti olmaksızın TSH düzeylerinin yüksek bulunması) durumlarında da yükarıda sözü geçen riskler oluşur. O nedenle bu sorunlar saptandığında uygun şekilde takip ve tedavi edilmelidir.

Otoimmün romatizmal hastalıklar

Romatoid artrit ve sistemik lupus erythematosus gibi otoimmün romatizmal hastalıklar damar sertliği ve koroner kalp hastalığı riskini arttırırlar. Bu hastalıkların bir kısmı (sistemik lupus erythematosus gibi) doğrudan kalp kasını da etkileyerek kalp hastalığı yapabilir veya bir kısmında (SLE, otoimmün vaskulitler ve antifosfolipid sendromu gibi) ilaveten damar içi pıhtılaşma riski de arttığından buna bağlı olarak çeşitli damarlarda tıkanma riski de ortaya çıkabilir.

İltihabi barsak hastalıkları

Ülseratif kolit ve Crohn hastalığı gibi otoimmün iltihabi barsak hastalıkları neden oldukları çeşitli komplikasyonların yanısıra kalp damar hastalığı riskinde de artma nedeni olurlar. Yapılan çalışmalar, iltihabi barsak hastalıklarının iskemik kalp hastalığı riskini 4-5 kat, inme riskini ise 2- 2,5 kat arttırdığını göstermiştir.

Sertleşme sorunu

Sertleşme sorunu (erektil disfonksiyon) 40 yaş üzerindeki erkeklerde %30 üzerinde rastlanan ve yaşam kalitesini bozan bir bir sorundur. En önemli nedeni penise giden damarların daralması olan bu durum genellikle kalp hastalığının belirtilerinin görülmesinden birkaç yıl önce ortaya çıkar ve genellikle kalp damar hastalığının öncüsü kabul edilir.

Kalp damar hastalıklarının tedavisinde kullanılan beta blokerler ve kolesterol ilaçları gibi kimi ilaçlar sıklıkla erektil disfonksiyona neden olmakla suçlanırlar, ancak neden genellikle temelde olan damar yapısı bozukluğudur.

Erektil disfonksiyonun giderilmesi için kullanılan ilaçların kalp damar sistemi üzerine olan olumsuz etkileri ve diğer ilaçlarla etkileşimleri de gözardı edilmemelidir.

Kadınlara özgü sorunlar

Endometriyozis (Çikolata kisti)

Endometriyozis, rahmin içini döşeyen endometriyum tabakasının rahim dışında başka bir bölgede büyümesi sonucu gelişen ve sıklıkla ağrılı seyreden bir hastalıktır. Endometriyozise en sık olarak yumurtalıklar, fallop tüpleri ve pelvisi örten dokuda rastlanır. Yaklaşık her 15 kadından birini etkileyen bu sorun, en çok 30’lu ve 40’lı yaşlardaki kadınlarda görülür.

Endometriyozis
Endometriyozis

Endometriyozis bulunan kadınlarda kalp krizi, angina veya koroner girişim gerekliliği gibi durumlar %50- %90 arası bir risk yaratmaktadır. Endometriyozis genellikle kronik enflamasyon ve metabolik bozukluklarla da birlikte bulunur. Bu durumun nedenleri tam bilinememektedir, ancak endometriyozis bulunan kadınların diğer kalp damar hastalığı riskleri de araştırılarak gerekli tedbirlerin alınmasında yarar vardır.

Adet düzensizlikleri

Uzun süreli adet düzensizlikleri ile kalp hastalığı riski araştırıldığı zaman, bu düzensizliklerin koroner kalp hastalığı riskini %28 kadar arttırdığı saptanmıştır. Bu nedenle, uzun süreli adet düzensizliği bulunan kadınlarda bu duruma yol açan nedenlerin araştırılarak mükünse düzeltilmesi ve diğer kalp damar hastalığı risklerinin incelenmesi yararlı olur.

Erken veya geç menarş (ilk adet) yaşı

Sağlıklı bir kız için ilk adet (menarş) genellikle 12 yaş civarındadır. İlk adetini 10 yaş altında gören kızlarda gelecekteki kalp hastalığı riskinin dört kat arttığı saptanmıştır. İlk adetin 15 yaştan sonra olması durumunda ise gelecekteki kalp hastalığı riski 2,5 kat artmaktadır.

Preeklampsi

Gebelik sırasında preeklampsi (yüksek kan basıncı ve idrarda protein kaçağı) görülmesi, gebeliğin seyri ve bebeğin sağlığı açısından tehlikeli bir duruma işaret eder. Ancak, hepsi bu kadar değildir.

Gebeliği sırasında preeklampsi yaşayan kadınlarda sonradan hipertansiyon gelişmesi çok sıktır. Koroner kalp hastalığı riski de bu kadınlarda diğer kadınlara oranla iki kat artar.

Gebelik diyabeti

Gebeliği sırasında diyabet gelişmesi veya şeker yüklemesi pozitifliği tüm gebeliklerin % 20 kadarında görülür ve hem gebeliğin devamı, hem de anne ve bebeğin sağlığı açısından risk oluşturur.

Bu kadınlarda ileriki yıllarda diyabet gelişme riski % 50 civarındadır. Üstelik, bu kadınlarda, sonradan diyabet gelişimi olsun veya olmasın, koroner kalsifikasyon görülmesi sıklığının diğer kadınlara oranla iki kat fazla olduğu bildirilmiştir.

Erken menopoz

Erken menopoz kalp sağlığı açısından önemli bir tehlike durumundadır. Kalp hastalığı riskinin menopoza 40 yaşından önce giren kadınlarda (prematür menopoz) iki kat, 40- 45 yaşlar arasında menopoza girenlerde ise % 50 arttığı gösterilmiştir. Risk açısından doğal veya cerrahi menopoz arasında fark yoktur.

Kalbe zarar verebilen sorunlar için yapılabilecekler

Yukarıda sayılan kalbe zarar verebilecek durumlar optimal olarak tedavi edilmelidir. Ancak kalp damar hastalığının çok boyutlu olduğu unutulmamalıdır. Koroner kalp hastalığının oluşumunda genetik altyapının yanısıra hareketsiz yaşam, kötü diyet, sigara kullanımı, kolesterol ve/veya tansiyon yüksekliği, şeker hastalığı (diyabet) gibi faktörlerin önemi çok büyüktür. Bu kişilerde diğer kalp damar hastalığı risklerinin de araştırılmasında ve gerekli tedbirlerin alınmasında yarar vardır.

Bu yazıda anlatılanlar bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için doktorunuzun önerileri çerçevesinde hareket ediniz.

Randevu alın